7 Ocak 2011 Cuma

Attila en sevdiği atını neden öldürdü?

Geçenlerde çok sevdiğim birkaç yönetici arkadaşımla sohbet ediyorduk. Konu "korkulan yönetici mi, sevilen yönetici mi olmak iyidir" meselesine geldi. İkisi "yönetici dediğin gerektiğinde oymalı:), korkulan adam olmak iyidir" derken, biri "yönetici örnek adam olmalı, sevilmeli" tezini savunuyordu. Ben ikisinin de yanlış olduğunu iddia ettim. Bana göre, yönetici hem sevilmeli, hem de korkulmalıdır. Bunu sağlıyorsa ideal yöneticidir.

Büyük strateji ustası Sun Tzu'ya baş vuralım. Sun Tzu’ya göre iyi komutan, olumlu ve olumsuz koşulları aynı anda dikkate alan kişidir. Savaş Sanatı’ndaki diğer yorumcular da iyi komutanı, avantajların içinde tehlikeleri, tehlikelerin içinde avantajları düşünen kişi olarak tanımlamaktadır.

Sun Tzu, bir komutan için tehlike arz edecek beş özellik olduğunu söylemektedir. İlk tehlike aşırı cesarettir. Ona göre pervasızca cesur olan komutan öldürülme tehlikesiyle karşı karşıyadır. İkinci tehlike korkaklıktır. Korkak komutan Sun Tzu'ya göre esir düşer. Üçüncü tehlike ateşli ve atılgan komutanın, kolaylıkla aptallaşabilmesidir. Çünkü atılgan insan kolaylıkla tahrik olabilir. Bu nedenle bir komutan sarsılmaz bir mizaca sahip olmalıdır. Dördüncü tehlike komutanın onuruna aşırı düşkünlüğüdür. Onuruna çok düşkün olan komutanın, iftiraya maruz kalabileceğini söyler Sun Tzu. Eğer bir komutan kendi onuru, adı, şöhreti konusunda fazlasıyla hassas ise, düşman bunu kullanarak kolaylıkla ona iftira atabilir. Bu durumda komutan her şeyi bırakıp bu iftirayı temizlemek için uğraşacak, bu süreç içinde zaman kaybedip sinirlenecek, hatta başka stratejik meseleleri düşünmeden adını temizlemeye odaklanacaktır. Bir komutanın önünde son olarak merhamet tehlikesi vardır. Sun Tzu merhametli bir mizaca sahip komutanın usandırılabileceğini belirtir. General Electric’in efsanevi CEO’su Jack Welsh,Zayıf yöneticiler işletmenin katilidirler,” derken tüm bu zayıflıkları kastetmektedir.

Bana göre, bir yöneticinin çevresi tarafından kabulü, hem korkulan hem de sevilen bir kişi olmasıyla, merhametli olması kadar acımasız da olabilmesiyle mümkündür. Bu nedenle, iyi bir yönetici öncelikle insani değerleri dikkate alarak davranmalı; çevresi tarafından sevilip, takdir edilmeli ve örnek alınmalıdır. Ancak gerektiğinde, ve özellikle haklı sebepler doğduğunda, yönetici kalbini öldürebilmelidir.

Örneğin Hunların “Kalpa Ölümsuk” yani “Kalbin Ölümü” ritüeli, genç prenslerin acımasız olabileceklerini ispat ettikleri bir törendi. Büyük Hun Kralı Attila, kendi Kalpa Ölümsuk töreninde sevgili atı Çagelhan’ın boğazını kesmişti. Çünkü Hunlarda erkek olabilmek için kalbin öldürülmesi gerekmekteydi.

Yönetici iyi kalpli olmalıdır. Eğer o iyi kalbi kullanan ve zorlayanlar olursa, ÇagelHan'ın boğazı - doğru zamanda - acımadan kesilebilir. Ancak yöneticinin kalbini yaşatması için mücadele etmesi önemlidir. Çünkü en önemli insani değer olarak vicdanın rahat olması, yöneticinin sürdürülebilir başarısının anahtarıdır.

Hakan Senbir, Mücadele eden herkes için STRATEJİ, Okuyanus Yayınları (O Kitaplar), 2009.


Hiç yorum yok: