1. Pek çok alternatif arasından bunu seçtik. (Aslında hepsi hepsi ‘bir’ tane çalışma var, demek)
2. Patron revizyon istedi, iki güne daha ihtiyacımız var. (Aslında daha bir halt yapamadık, patronun da brief’ten haberi falan yok, demek)
3. Kamerayı alıp sokağa çıktık, tüketicinin nabzını yokladık. (Aslında üç kişiyle konuştuk sonra Starbucks’a gittik, demek)
4. Mağazalarınızı gezdik. (Aslında bir mağazaya gittik ama çok zekiyiz, hepsine gitmiş kadar olduk, demek.)
5. Kampanyayla ilgili çok iyi geri dönüşler aldık. (Aslında tanıdık, eş, dost bayıldı kampanyaya. Başka da kimseden bir yorum gelmedi, demek. Ayrıca bu nasıl Türkçe?)
6. Dünyada böyle bir trend var. (Aslında bu trend sahipleri bizim ajansta çalışıyor, demek)
7. Kampanya kafamda bitti. (Aslında yeni çalışmaya başladık, demek)
8. Brief verin. (Aslında anlamadık demek)
9. Kreatif ekip kampanyayı çok sevdi. (Aslında Allah aşkına siz de sevin ve onaylayın, demek)
10. Tüketici buna bayılır. (Tüketici ürünü ayılınca mı satın alacak, bu ne demek?)
11. Logonuzu değiştirmemiz lazım. (Aslında kendimizin yapmadığı hiçbir logoyu sevmeyiz, demek)
12. Araştırma yapmalıyız. (Aslında şu an elimizde başka işler var, sizinkine başlamadan zaman kazanmamız lazım, demek)
Resim: www.flickr.com